Bildiriler



DÜŞÜNMEK, ANLAMAK, YORUMLAMAK İÇİN KATIL!


Bildiri No:3

Hedefimiz Kolektif çalışma!


Bizler, sürekliliğini sağlamak için uğraştığımız, özgür düşünceye dayalı, bilimsel temelde var olacak bir yapı kurmak isteğimizi dile getirmiştik. Bu çağrımızı bugün, daha büyük bir kararlılıkla tekrarlıyoruz. Belirlediğimiz hedef için çaba gösteriyor ve çalışıyoruz. İlk başlarda gerçekleştirdiğimiz çalışmalar iyi, fakat yeterli değildir. 

Etkinlikler ne gibi farklılıkları beraberinde getirecek?

Üniversitenin yetişmiş bireylerin oluşumunda önemli bir etkiye sahip olması gerekmektedir. Kimi dönemlerde üniversitede bilimsel ve sorgulayıcı bir eğitim sisteminin benimsenmesiyle, birey nesnel bir eğitim almış oluyordu. Fakat günümüzde büyük ölçüde öznel bir eğitim söz konusudur. İşte tam da bu noktada; bizler, soru soran ve o soru üstünden çalışmalar gerçekleştiren bir yapının kurulmasının hem birey, hem de Üniversite için hayati öneminin olduğunu söylüyoruz. Bu sebepten dolayı yapılan etkinlikler, tüm prensipleri içerisinde bulundurmayı amaçlıyor. Etkinliklerde ortaya konulan fikirler ve bu fikirlerin tartışılması, başlı başına önemli bir gelişme olacaktır. Farklı konularda yapılan bu çalışmaların bir araya getirildiğini düşünelim! Yapılan etkinliklerde edinilen tecrübelerden söz edelim. Bu etkinliklerin yararlı olduğu ancak ileriki dönemlerde, eğitim üretime dönüştükçe anlaşılacaktır.   Birçoğumuz temel prensiplerden, kavramlardan bir haberiz. Evet, liselerden büyük kültür açıklıklarıyla geliyoruz ama var olan eksikliği ortadan kaldıracak çabayı göstermiyoruz. Tekrarlamak gerekecek. Bizler “üniversite” olgusunun önemine vurgu yaparak konuşuyoruz ve üniversite öğrencilerinin yaşadıkları dünyanın sorunlarına, çevrelerinde yaşananlara duyarsız kalmamaları ve acilen farkındalık yaratmaları gerektiğine inanıyoruz.

Büro Çalışmaları
 
Kulüp açıldıktan sonra kaleme aldığımız her bildiride “bilimsel, akademik çalışmalar önemlidir ve topluluk olarak bu çalışmalar üzerinden topluluğu şekillendireceğiz” demiştik. Tabii bunun üzerine bu çalışma şeklinin “sıkıcılığı” dile getirildi. Bu anlayışın yaygın bir anlayış olduğu biliyoruz. Zaten bu mantığı ortadan kaldırmaya çalışıyoruz. Bizler öğrenci arkadaşlarımızın bir an önce bazı şeylerin farkında olmalarını ve bakış açılarını değiştirmelerinin iyi olacağına inanıyoruz. Şu an için topluluğumuz, öğrenci arkadaşlarımızdaki bu bakış açısını yavaş bir şekilde de değiştirse; sonuç olarak doğru bir yolda ilerliyor.
Gelelim sıkıcı büro çalışmalarına; aslına bakılacak olursa, hiç de sıkıcı bir havası olmayan büro çalışmaları düzenli bir biçimde film gösterimleri, tartışmalar ve birçok etkinlik hazırlıyor. Bunların hiçbirinin sıkıcı olduğunu düşünmüyoruz. Bizce asıl sıkıntı veren, saksıdaki bir bitki gibi algılamaktır dünyayı veya bir koyun konumuna gelmektir. Karşı çıkışlarımızı sürekli bir biçimde yineledik burada bir daha yineliyoruz. Biz istiyoruz ki, sorumluluğumuz olan (bu tüm öğrencilerin sorumluluğudur) aydınlanmacı anlayışı üniversitenin tüm unsurlarına yayalım. Bunun gerçekleşeceğine ve gerçekleştireceğimize olan inancımız da tamdır. Dediklerimizi gerçekleştirdiğimizde, soru sormayanlar, soru soracak; sorgulamayanlar ve etrafında olup biteni merak etmeyenler merak etmeye başlayacaklardır.







ÖZGÜR DÜŞÜNCE İÇİN SOSYOLOJİ VE FELSEFE KULÜBÜNE KATIL!


Bildiri No:2 

Niye Sosyoloji ve Felsefe?

Düşünmek; kalıplaşmış ve kemikleşmiş fikirleri yıkmak, zordur ve bu kalıplaşmış fikirler bilimin önüne set çekebilir çoğu zaman. Fakat genç bir insanın bunun yanlışlığını belirtmesi ve yaşadığı toplum da bu yanlışın nedenlerini aramasıgerekmektedir. Bu süreçte birey için, üzerinde düşündüğü çözüm önerisini üretime geçirmesi en önemli husustur. Bu sebepten ötürü kişi için nitelikli eğitim ilk zorunluluktur. Eğer günümüz eğitim sisteminde bir şekil bozukluğu varsa? İşte o zaman Sosyoloji bu konunun toplumsal altyapısını araştıracak ve Felsefe sorulan sorulara cevaplar üretecektir.

Sosyoloji ve Felsefe Kulübünün amacı nedir?

Biz bir üniversitenin temelini dolduracak şeyin bilim olduğuna inanıyoruz. Bundan ötürüdür ki, bizler Üniversitede bilimsel düşünceyi hakim kılmak istiyoruz. Bu düşünceyi ortaya koymak için ise, öğrenci arkadaşlarımıza ihtiyacımız var. İlk bildirimizde belirtmiş olduğumuz düşüncemizi burada tekrar yinelemenin doğru olacağına inanıyoruz ve sizlere “KENDİ OKULUMUZU KURALIM” diyoruz.


Kulübün çalışma biçimi nasıl olacak?

Sosyoloji ve felsefe kulübü, diğer kulüplerde ve üniversitelerde denenmeyen bir metotla çalışmalarını gerçekleştirecek. Kulübün benimsemiş olduğu bu çalışma biçimi, büro sistemidir. Kulüp içersindeki bürolar kendine ayrılmış olan haftada çalışmalarını tüm üyelere sunacaktır. Bu çalışmalar kulübün ilerlemesini de beraberinde getirecektir. Toplantıların amacı ise, konuşarak ve tartışarak ortaya bir düşünce (Ürün) çıkaracak olmamızdır.


Hedefimiz nelerdir?

İlk başta söylediğimiz gibi biz kendi sosyal bilimler okulumuzu bu kulüpte inşa etmek istiyoruz. Biz bir düşünce topluluğu olarak, herkesten daha fazla gayret göstermemiz gerektiğini düşünüyoruz. Bir kulübü sıfırdan yaratıyoruz. Herşeyden önemlisi topluluğun gücüne ve bireylerin düşünceyi hakim kılmak için göstereceği kararlılığa inanıyoruz. Bizim isteğimiz sadece büyük, kalabalık bir kulüp olmak değildir. Bizim isteğimiz, sayı ne olursa olsun ortaya çıkan düşüncenin ve çalışmanın nesnel büyüklüğünü sağlamak olacaktır. Tabii tüm bu çalışmaları gerçekleştirebilmek için büyük bir ekibe ihtiyacımız olduğunu da söylememiz gerekir.


Kazanımlar neler olacak?

Herşeyden önce günümüz toplumunda bireylerin kendilerini ifade etmede, düşüncesini yazıya dökmede büyük eksiklikleri olduğunu ve bu eksikliklerin giderilmesi için ilk olarak bireylerin düşünce de kendilerini geliştirmelerinin önemli olduğu düşünüyoruz. Bizim bu kulüpte yapmak istediğimiz çalışmanın genel amacı ortak çalışmalar, araştırmalar ve tüm bu birikimi yazıya dökmek olarak görülebilir. Bir düşünce kulübünde bireyler için bundan daha önemli bir kazanım da yoktur. Tüm bu çalışmalar, araştırmalar bazıları için sıkıcı olarak görülebilir. Fakat tüm bu çalışmalar kendini yetiştirmek isteyen bir birey için olmazsa olmazdır.

Kulüpte yapılacak kolektif çalışmanın faydaları nelerdir?

Bizim için asıl olan topluluk ruhunun tüm kulüp içinde hissedilmesidir. Yapılacak her toplantı bizim okulumuz olacaktır. Bu toplantılarda amaç kolektif bir çalışmanın ortaya çıkmasıdır. Birinin eksiğini bir başkası tamamlayacak, birinin göremediğini bir başkası görecek ve birinin düşünmediğini bir başkasıdüşünecektir. Birbirini destekleyen ve birbirleriyle uyum içinde çalışan bir kulüp tüm çalışmaların altından kolektif çalışma zihniyetiyle rahatça kalkacaktır.




SENİ SOSYOLOJİ VE FELSEFE KULÜBÜNE KATILMAYA ÇAĞIRIYORUZ…
  

Bildiri No:1 

Biz sosyal bilimlerin tüm öğrenciler için bir gereklilik olduğuna inanıyoruz. Çağı yakalamak ve yaşadığımız topluma sorular yöneltebilmek için sosyal bilimler, bir kapı aralamaktadır. Bu doğrultuda Sosyoloji ve Felsefe kulübü, öğrencilerin çeşitli aktiviteleri gerçekleştirecekleri ve toplu halde araştırma çalışmaları yapacakları bir sosyal bilimler okulu oluşturmak istemektedir. Biz toplum bilimin yanı sıra, edebiyatın, sanatın, bilimin ve siyasetin aynı ortamda tartışılmasını istiyoruz. Bir kulüp içersinde kolektif bir çalışmayla yapılacak araştırmaların Üniversitenin bilimsel adının altında gerçekleştirilmesinin zorunlu olduğunu düşünüyor ve bunu gerçekleştirmek için seni Sosyoloji ve Felsefe kulübüne katılmaya çağırıyoruz. Sosyoloji ve Felsefenin dar kalıplarla değil, geniş bir perspektifte yapılması için; basmakalıp değil araştırmaya, deneye ve kolektif bir çalışmaya çağırıyoruz seni. Sıkıcı, basit ve monoton bir kulübe çağırmıyoruz; seni kendini geliştirebileceğin bir ortamı hep birlikte inşa etmeye çağırıyoruz. 

Seni, sıradan çalışmalar yapmak için çağırmıyoruz; aksine kendin ve yaşadığın toplum için bilimsel, sorgulayıcı ve eleştirel çalışmalar için çağırıyoruz. Yani dünyayı, toplumu ve insanı bilmek için çağırıyoruz. 

Seni, edebiyatın tüm dönemlerini karşılaştırmaya, sanatın gizemine ve büyüsüne, bilimi tanımaya, bilimsel akademik bir düzeyde siyaseti incelemeye çağırıyoruz.

Biliyoruz ki, toplumumuz için Sosyoloji yabancı ve Felsefe rafa kaldırılmış bir durumda, Bu uygulamanın yanlış olduğu, gelişmiş dünyada ise Sosyoloji ve Felsefe çağı yakalamak için bir amaç olarak gerçekleştirildiğini sana söylemek gereği duyuyoruz.
Son olarak şunu söylüyoruz ki; “kendimizi geliştirmek için kendi sosyal bilimler okulumuzu kuralım. Bilimsel ve toplumsal bir araştırma çevresi oluşturalım.”